Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin 8. yılında; “Yurt dışındaki şarlatandan emir alarak pis ellerini vatanımıza uzatan FETÖ’cü alçaklar döktükleri kanla tarihimize kara leke olarak geçtiler. Modern dönem Haşhaşilerini ne biz affedeceğiz ne de 252 evladını kara toprağa veren milletimiz affedecektir. Ülkemize, milletimize ve hükümetimize kast eden bu ihanet şebekesi değil 8 yıl, 80 yıl sonra bile nefretle anılacaktır” diye konuştu.
(ANKARA) – Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin 8. yılında; “Yurt dışındaki şarlatandan emir alarak pis ellerini vatanımıza uzatan FETÖ’cü alçaklar döktükleri kanla tarihimize kara leke olarak geçtiler. Modern dönem Haşhaşilerini ne biz affedeceğiz ne de 252 evladını kara toprağa veren milletimiz affedecektir. Ülkemize, milletimize ve hükümetimize kast eden bu ihanet şebekesi değil 8 yıl, 80 yıl sonra bile nefretle anılacaktır” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 15 Temmuz darbe girişiminin 8. yıldönümünde Cumhurbaşkanlığı’nda düzenlenen ’15 Temmuz Demokrasi ve Milli Birlik Günü Anma Programı’nda konuştu.
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkan başlıklar şöyle:
“Tıpkı 8 yıl önce olduğu gibi bugün de omuz omuzayız”
“Bugün milletimin zaferinin, aziz milletimizin FETÖ’cü darbecilere karşı yazdığı destanın 8. yıldönümünü idrak ediyoruz. Bu gazi mekanda ve 81 vilayetimizin tamamında birbirimize kenetlenmiş durumdayız. Tıpkı 8 yıl önce olduğu gibi bugün de omuz omuzayız. Biriz, beraberiz, genci yaşlısı, kadimi ve bunun yanında kadını erkeğiyle, 85 milyon hepimiz tek yumruğuz. Karşımdaki bu muhteşem kardeşlik tablosundan duyduğum memnuniyeti ifade etmek istiyorum. Bu muazzam birlik ve beraberlik için, dosta güven düşmana korku veren dik duruşunuz için her birinize ayrı ayrı teşekkür ediyorum.
“Tüm kardeşlerime şahsım ve milletim adına bir kez daha şükranlarımı sunuyorum”
Rabbimiz Kur’an-ı Kerim’de ‘Allah yolunda öldürülenlere ölüler demeyiniz, zira onlar diridirler, ancak siz bunu bilemezsiniz’ buyuruyor. Manevi bakımından şehadetle müşerref olmak dünyada her kula nasip olmaz. 15 Temmuz gecesi darbeye direnen vatandaşlarımızdan 252 şehidimiz bu müjdeye mazhar oldu ve şehitlikle şereflendi. 2 bin 740 insanımız da o gece yaralanarak gazi oldu. Rabbim peygamberlikten sonra en yüce mertebe olduğu bildirilen kahramanların hepsinden razı olsun diyorum. Her biri birer fedakarlık ve cesaret timsali olan gazilerimize de Mevladan hayırlı, sağlıklı, bereketli ömürler diliyorum. Sokaklara, meydanlara, hava limanlarına akın eden, uçakların, helikopterlerin karşısına korkusuzca dikilen, kurşunlara karşı göğüslerini siper eden, ellerinde bayraklarla istiklal şöleni yazan tüm kardeşlerime şahsım ve milletim adına bir kez daha şükranlarımı sunuyorum. Hainlerin başarısız, milli iradenin muzaffer olması için tüm kalpleri ile dua eden yurt dışındaki vatandaşlarımıza ve Türkiye sevdalısı kardeşlerimize ayrıca teşekkür ediyorum. Canlarını ortaya koyan Türk Silahlı Kuvvetlerimiz, emniyet birimlerimiz ve Milli İstihbarat Teşkilatımızın şerefli mensuplarına hasseten teşekkür ediyorum.
“Gazi Meclis 15 Temmuz ihanetinde bu defa emperyalizmin kuklalarına dur demiştir”
O gece adeta abideleşen kurumlarımızdan biri de parlamentomuzdu. TBMM halkın meclisi olduğunu bir kez daha göstermiştir. Milletvekillerimiz savaş uçaklarının sonik patlamaları, tepelerine yağan bombalarına aldırmadan korkusuzca görevlerini yerine getirmiştir. Gazi Meclis 15 Temmuz ihanetinde bu defa emperyalizmin kuklalarına dur demiştir. O gece ikinci kez gazilikle şereflenen Meclisimizin hangi siyasi partiden olursa olsun tüm değerli mensuplarına tekrar teşekkür ediyorum.
“Bu ihanet şebekesi değil 8 yıl, 80 yıl sonra bile nefretle anılacaktır”
Her toplumda kahramanlar gibi korkaklar da bulunur. Her millette vatanını canından çok sevenler gibi, ruhlarını 1 dolara satacak kadar ucuzlaşanlar da olabilir. 15 Temmuz’da ülkemiz içinde ve dışında sayıları çok sınırlı da olsa darbe girişiminin başarıya ulaşmasını isteyenler de vardı. Tanklara selam duranları, darbecilere alkış tutanları, sala okuyan din görevlilerimize saldıranları, FETÖ’cü hainlere destek verenleri bugün bir kez daha utançla hatırlıyoruz. Yurt dışındaki şarlatandan emir alarak pis ellerini vatanımıza uzatan FETÖ’cü alçaklar döktükleri kanla tarihimize kara leke olarak geçtiler. Modern dönem Haşhaşilerini ne biz affedeceğiz ne de 252 evladını kara toprağa veren milletimiz affedecektir. Ülkemize, milletimize ve hükümetimize kast eden bu ihanet şebekesi değil 8 yıl, 80 yıl sonra bile nefretle anılacaktır. Bugün altını çizerek tekrar sorguluyorum; zalime merhamet mazluma zulümdür.
“Acımız da öfkemiz de tazedir”
Sadece şu an bulunduğumuz bölgede 29 insanımızı şehit edenlere, henüz 15-16 yaşındaki evlatlarımızı acımasızca bizden koparanlara, devletin namusuna emanet ettiği silahları millete doğrultup, masumları katledenlere, Gölbaşı’nda, Emniyette, Genelkurmay’da nice aslan parçasının kanını dökenlere merhamet edersek Allah korusun şehitlerimizin ruhunu muazzep ederiz, kahraman gazilerimize mahcup oluruz. Acımız da öfkemiz de tazedir. FETÖ ve vesayetle mücadele azmimiz diridir, güçlüdür, ayaktadır. Allah’ın izniyle bu kararlılığımızdan hiçbir surette taviz vermeyeceğiz. Milli irade ve demokrasi düşmanlarıyla mücadelemizi sürdürürken hukuk ve adaleti gözetecek, mağduriyetlerin önüne geçecek, masumlarla mücrimleri ayırmaya azami kararlılık göstereceğiz. Son darbeci yargıya hesap verene kadar bu süreci hassasiyetle yürüteceğiz.
“Topyekün Türkiye ve bekamız hedef alındı”
15 Temmuz gecesi sadece bir işgal girişimini püskürtmedik. Aynı zamanda istiklal ve istikbalimize de sahip çıktık. O gece sadece bizi ve aile efradımızı hedef almadı. Sadece AK Parti ve hükümetimiz hedef alınmadı. Devletimizin güvenlik birimleri TRT, TÜRKSAT, basın yayın kuruluşları hedef alınmadı. Topyekün Türkiye ve bekamız hedef alındı. Hedef şahsımızla ve ailemizle birlikte tüm milletimizdi. 85 milyondu. Taşeron olarak FETÖ’cüler eliyle milletin iradesine zincir vurmayı amaçlıyorlardı. FETÖ’yü sureti haktan göstererek 40 yıl boyunca beslediler, büyüttüler, himaye ettiler, yurt dışında önünü açtılar. Klasörler konusu delile rağmen darbeci ve elebaşlarını ısrarla desteklemeyi sürdürdüler. Çatışma ve kıtlıktan kaçan mazlumlara bir lokma ekmeği çok görürken FETÖ’cü hainleri bunun için bağırlarına bastılar. Batı başkentlerinde ellerini kollarını sallayarak serbestçe gezebiliyorlar. Bizler de Cumhur ittifakı ile birlikte önemli adımı attık, tedbirlerimizi oluşturduk. Darbecilere kol kanat vermeyi, hukuk ve adalet diyerek yutturmaya çalışıyorlar. Ellerinde masum kanı olan FETÖ’cülere gösterilen müsamahanın hukuk ve demokrasiyle ilgisi yoktur. 15 Temmuz gecesi kullandıkları bu piyonu Türkiye’ye karşı projelerinde yeniden önümüze sürmektir.
“15 Temmuz’da son kozlarını oynadılar”
1960’dan beri ülkemizde yapılan darbelerin arkasında kimin eli varsa aynı üst akıl 15 Temmuz ihanetinde de tüm unsurlarıyla devredeydi. İşaret fişeği bizim ‘one minute’ çıkışımızdan hemen sonra atıldı. Şahsımız ve hükümetimizin Filistin davasına sağladığı güçlü destek siyonist lobi ve onların içimizdeki etki ajanlarını rahatsız etmişti. Önce 7 Şubat MİT krizi ardından Gezi olaylarıyla iktidarımızı alaşağı etmeye kalktılar. Akabinde 17-25 Aralık Emniyet, yargı darbe girişimiyle hükümetimize karşı hamle yaptılar. 15 Temmuz’da son kozlarını oynadılar. Bu sinsi planları yırtıp attık. Çanakkale, İstiklal Harbimizde olduğu gibi 15 Temmuz’da milletin istiklalini milletin azim ve kararlılığı kurtarmıştır.
“15 Temmuz milletimizin son bir asırda yazdığı en büyük destandır”
15 Temmuz milletimizin son bir asırda yazdığı en büyük destandır. On yıllar boyunca gururla anlatılacak direniş olma yanında milletimizin küllerinden yeniden doğuşun da hikayesidir. 15 Temmuz, ülkemiz, milletimiz ve demokrasimiz için hakiki dostların ortaya çıktığı turnusol görevi görmüştür. O gece iş başa düşünce ellerinde bayraklarıyla sokaklara koşanların yanısıra ikbal peşinde koşanları da gördük. Çıplak elleriyle tanklara meydan okuyanlarla birlikte tankların arasından sıvışıp kaçanları da gördük.
“15 Temmuz etkinliklerinin ana temasını ‘Milletin zaferi’ olarak belirledik”
Hangi siyasi partiden olursa olsun tek yürek, tek bilek olanlarla birlikte milletimizin ezeli kardeşliğini dinamitlemeye çalışanları da gördük. Sabaha kadar milletimizin zaferi için dua edenlerle beraber darbecilerin galip gelmesini dört gözle bekleyenleri de gördük. 15 Temmuz’da ülkemizin nasıl badire atlattığını unutmamak, darbeci ve arkasındaki güçlere karşı verilen mücadeleyi unutturmamak vefa borcumuzun bir gereğidir. 15 Temmuz etkinliklerin ana temasını ‘milletin zaferi’ olarak belirledik. Sabah İstanbul Şehitler Köprüsü’nün hemen girişinde ilk programımızı yaptık. Ardından buradayız. Türkiye’nin 81 vilayetinde bu programlar devam ediyor.
“Yeni Türkiye 15 Temmuz ruhunun üstünde yükselecek”
Gençlerimizin 15 Temmuz’u anlamalarını, içselleştirmelerini, o gece asil milletimizin yazdığı eşsiz destanlarla gurur duymalarını arzu ediyoruz. Birileri rahatsız olsa da şuna yürekten inanıyoruz; Çanakkale ruhu 1 asır milletimize rehberlik etmişse, 15 Temmuz da Türkiye Yüzyılı’nın inşasına öncülük etmiştir. Kutup yıldızlarımız olarak tüm gençlerimiz bizlere yol gösterecek. Yeni Türkiye 15 Temmuz ruhunun üstünde yükselecek. Her 10 yılda bir demokrasimizin askıya alınmadığı, milletin egemenliğine kast etmeye kimsenin cüret edemediği, dış politikası bağımsız, ekonomisi güçlü, itibarı yüksek çekim merkezi gelmiş bir Türkiye’yi inşallah inşa edeceğiz. Bunun için 15 Temmuz ruhuna sahip çıkmak çok ama çok önemlidir. Bizim nazarımızda milletin iradesine kast edenler arasında hiçbir ayrım yoktur. Vatandaşa silah doğrultan kim olursa olsun yine karşısında dimdik dururuz. Sandıkta tecelli eden iradesine Allah’ın izniyle gölge düşürmeyiz.
“Birilerinin 15 Temmuz kıyamına çamur atma çabalarını ibretle ve üzüntüyle takip ediyoruz”
FETÖ’cülerin arkasına saklandığı manevi milli değerlerimizin örselenmesine izin vermeyiz. 27 Mayıs, 12 Eylül, 28 Şubat, 15 Temmuz vari saldırılarla karşı karşıya kalmaması için gereken her türlü tedbiri alıyoruz ve almaya da devam edeceğiz. Birilerinin 15 Temmuz kıyamına çamur atma çabalarını ibretle ve üzüntüyle takip ediyoruz. Birileri çıkıyor, uyduruk bahanelerle milletin heyecanını paylaşmaktan imtina ediyor. Adı sanı, unvanı ne olursa olsun her kim 15 Temmuz’a laf söylüyorsa hedefi millettir, demokrasidir. Her kim milletin zaferini küçümsüyorsa, tiyatro diyerek bühtan ediyorsa, FETÖ’cü efendilerine diyet borcunu ödemektir asıl amaçları. Biz bunlara prim vermedik vermeyeceğiz. Milletimizde engin ferasetiyle sinsi niyeti görmektedir. FETÖ ve onu kullanan üst akla yaranmak için herşeyi yaptılar. Ne yaptılarsa 8 yıldır emellerine ulaşamadılar. İnşallah hiçbir zaman da ulaşamayacaklar. O gecenin asıl kahramanı milletimiz zaferine de sahip çıkacaktır. Hemen yanı başımızda şehit düşenlerin fedakarlıklarını önemsiz göstermeye kimsenin gücü yetmez. Her 15 Temmuz demokrasi ve milli birlik gününde 85 milyon hem kahraman şehitlerimizi yad edeceğiz hem de bu önemli günü hakkıyla idrak edeceğiz. Rabbim yar ve yardımcımız olsun.”